Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP lideri Devlet Bahçeli, 29 Aralık’ta Saray’da buluştu. Görüşme sonrası Erdoğan, partisinden bazı kurmaylarla bir araya geldi ve bu toplantıda seçim takviminin ele alındığı öğrenildi. Erdoğan başkanlığında önceki gün toplanan MYK’nin ana gündem maddesi de “seçim takvimi” oldu.
“18 HAZİRAN’DA HACCA GİDECEKLER OY KULLANAMAYACAK”
Erdoğan’ın kurmaylarıyla daha önce kararlaştırılan 18 Haziran tarihinin “2023 yılındaki Kurban Bayramı ve üniversite sınavı nedeniyle 14 Mayıs’a alınmasını değerlendirdiği” belirtiliyor. Seçimlerin 18 Haziran’da yapılması durumunda hacca gidecek yurttaşların oy kullanamayacağı” değerlendirildiği kaydedilirken, bu nedenle seçimlerin 14 Mayıs’ta yapılması ve “bu tarihin en uygun tarih olduğu” kararının aldığı kaydediliyor.
TARTIŞMALAR BİTMEYECEK
Muhalefetin 6 Nisan’dan sonra yapılacak bir seçime kapıları kapattığının bu nedenle “öne çekilmiş seçim” için TBMM kararının baz alınmayacağına işaret edilirken, bu nedenle Erdoğan’ın anayasal hakkını kullanacağı ve “parlamentoyu feshedeceği” ifade ediliyor. Böylece yeni seçim kanunu uygulanabilecek ancak Erdoğan’ın seçilme tartışmaları gündemdeki yerini koruyacak. Meclis’in de şubat sonuna dek AK Parti’nin vaatlerine ilişkin yasa tekliflerinin görüşmelerinin yürütüleceğine, şubat sonunda da “tamamen seçim gündemine odaklanacağı” kaydediliyor.
SEÇMENİN ÖNÜNE 3 SANDIK İHTİMALİ
AK Parti’nin “türban serbestisi” ve “ailenin korunmasını” içeren anayasa değişikliği teklifinin de AK Parti MYK’da ele alındığı kaydedildi. Cumhuriyet gazetesinde yer alan habere göre teklifin TBMM’den 400 milletvekilinin “evet oyu” ile geçmesi durumunda “Erdoğan’ın teklifi referanduma götürmeyeceği” belirtilirken, evet sayısının 400’ün altında kalması durumunda ise “14 Mayıs’ta yurttaşın önüne 3 sandığın geleceğine” dikkat çekiliyor. AK Partili kurmayların, teklifin “türban serbestisini” içeren maddesine muhalefetin de destek vereceği ve bu durumda ilk maddenin oylamasında “400 ve üzeri evet oyunun çıkacağını” ancak “ailenin korunmasını” öngören 2 maddesinin ise referandum aralığı olan 360’ta kalacağını değerlendirdiği de kaydediliyor. Teklifin ikinci maddesinin 360’ta kalması durumunda ise anayasa değişikliği referandumu ile seçimlerin aynı anda yapılması olasılığının yüksek olduğu ifade ediliyor.