CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin kumpaslarla ele geçirilmek istendiğini savunarak, “Ekrem başkanımıza bu komployu devam ettirirlerse, Allah korusun kayyum atama aptallığına girişirlerse, bunu bir diktatörün halkına uyguladığı terörizm olarak kabul edeceğiz, her türlü mücadeleyi vereceğiz.” dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, İstanbul’da seçimleri Ekrem İmamoğlu’nun kazanmasının ardından Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üzerinden bir kumpas çevrildiğini öne sürdü.
YSK üyelerinin, aynı zarfın içine koyulan dört oydan üçünün “doğru”, birinin “yanlış” olduğunu söylediklerini iddia eden Kılıçdaroğlu, “Dünya tarihinde, yargı tarihinde görülmemiş bir şey. Ben bunlara, ‘Yüksek Seçim Kurulu çetesi’ dedim. Biri hariç. Bir namuslu yargıç, ‘hayır böyle bir rezalet olmaz’ dedi. Muhalefet şerhi koydu.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, ikinci seçimde milletin haksızlığa tahammül edemediğini ve farkın yükseldiğini, daha sonra kumpaslar kurulduğunu öne sürdü.
Birinci kumpasa göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, YSK üyelerine hakaret ettiğine dair iddianame hazırlandığını ifade eden Kılıçdaroğlu, buradaki muhatabın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olduğunu, dosyaya bakan hakimin değiştirildiğini, Samsun’a “sürüldüğünü” iddia etti.
Kılıçdaroğlu, bazı hukukçu milletvekillerinin Adalet Bakanlığına gideceklerine işaret ederek, şöyle devam etti:
“Samsun’a sürülen hakimin iddiaları konusunda soruşturma açılmasını istiyoruz. Eğer soruşturma açılmazsa Adalet Bakanı da bu kumpasın içindedir. Çünkü gerçekleri bilmeye sadece benim değil 85 milyonun hakkı var. Hakim hangi gerekçeyle sürüldü ve hakime kim söyledi; ‘Biz istinafı da ayarladık, meraklanmayın. Orası da mahkum edecek’ diye. Bir hakim iradesini saraya ipotek etmişse, saraydan talimat alarak karar veriyorsa ona hakim denmez.”
Hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre görevini yapmayan hakim, savcıların yeri ve zamanı gelince hesabını vereceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Ayarını bozduğunuz kantarın sizi de tartacağını asla unutmayacaksınız.” diye konuştu.
İBB’de terörle iltisaklı kişilerin çalıştırıldığı iddiası
İkinci kumpasın, İBB’de teröristler ve terörle iltisaklı kişilerin çalıştığı yönündeki iddialar olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, bu iddialar üzerine İBB’nin İçişleri Bakanlığına, “Böyle kişiler varsa bize bildirin, biz gereğini yapalım” şeklinde yazı yazdığını, arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması yapılmasını talep ettiğini aktardı.
İBB’nin, çalışacakların savcılıktan iyi hal kağıdı almasını istediğini anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“(İyi hal kağıdı almadığınız bir kişi var mı?) diye sordum. ‘Hayır’ dediler. ‘İşçi de olsa başka birisi de olsa iyi hal kağıdı alır, gelir ve biz de başlatırız.’ Eğer sen terörist arıyorsan veya birisini suçlayacaksan, o kişilere iyi hal kağıdı veren savcıyı suçlaman lazım.
Ekrem Bey’den önce bir dönem Mevlüt Uysal İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıydı. Vali de kısa bir süre belediye başkanlığı yaptı 2 seçim arasında. O dönemde 4 bin 116 kişi göreve başlamış, 1800’ü için ne güvenlik soruşturması ne de arşiv soruşturması yapılmış. Ama bunlarla ilgili olarak hiçbir şey yok. Peki ne yapıyorlar? Birinci kumpasta dedim ya hakimi değiştirdiler. Oraya bir saray hakimi getirdiler. Burada da müfettişi değiştirdiler, sağlık nedeniyle müfettiş ayrılmak zorunda kaldı. Yerine AK Parti’den milletvekili adayı olan birisini getirdiler ve o da bu raporu düzenledi. Tam bir kumpas.”
Kılıçdaroğlu, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un katıldığı bir programda terör örgütleriyle bağlantılı birtakım isimlerin bulunabileceğini ve buradan Belediye Başkanı’na sorumluluk çıkarılamayacağını söylediğini anlattı.
Üçüncü kumpasın ise Fatih Sultan Mehmet’in tablosunun Türkiye’ye getirilmesiyle ilgili olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “Allah bunlara akıl fikir versin.” diye konuştu.
-“Sakın bu hataya düşmesinler”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, dikkatli ve sabırlı olmaları gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu:
“Muhalefetin kazandığı İstanbul Büyükşehir Belediyesini, yaptıkları kumpaslarla ele geçirmek istiyorlar. Yeni bir saray oyunuyla karşı karşıyayız. Yargıyı sopa olarak kullanarak milli iradeye darbe vurarak bir şekliyle İstanbul Büyükşehir Belediyesine çökmek istiyorlar. Amaçları, seçime İstanbul’un kaynaklarını kullanarak girmek, rantı kullanarak girmek. Ekrem İmamoğlu’na kurulan komplonun tek sebebi budur.
Şimdi görüyoruz ki işi kayyuma kadar götürme hevesindeler. Kısa ve net uyarılarda bulunacağım. Ekrem başkanımıza bu komployu devam ettirirlerse, Allah korusun kayyum atama aptallığına girişirlerse, bunu bir diktatörün halkına uyguladığı terörizm olarak kabul edeceğiz ve öyle göreceğiz. ve bu terörizme karşı olabilecek her türlü mücadeleyi vereceğiz. Bunu yapmaya kalkarlarsa kimse daha fazla Bay Kemal’den sabır beklemesin, açık ve net söylüyorum. Sakın bu hataya düşmesinler. Vallahi de billahi de cehennemin kapılarını açarlar. Hiç kimse için iyi olmaz. Yahu siz ne istiyorsunuz? Milletin iradesinden ne istiyorsunuz? Demokrasiye, milletin iradesine kastediyorsunuz. Atamayla gelen hakimlerinize mi güveniyorsunuz? O hakimlerin hangi kantarda tartılacağına karar vereceğiz, göreceksiniz.”
-“TÜİK’i kullanmaları, kul hakkı yemektir”
EYT sorununun kısmen çözüldüğünü ve dediklerinin de “paşa paşa” yapıldığını savunan Kılıçdaroğlu, Enflasyon Araştırma Grubuna göre yıllık enflasyonun yüzde 138, İstanbul Ticaret Odasına göre yüzde 93, TÜİK’e göre yüzde 64 olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, zammın TÜİK’e göre verileceğini ve memurun, işçinin, emeklinin hakkının yendiğini öne sürerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kul hakkını yedirmeyeceğiz. Bunun mücadelesini vereceğiz. Sizin hakkınızı sonuna kadar savunacağım. TÜİK’i kullanmaları, kul hakkı yemektir. Bir taraftan verip, öbür taraftan daha büyük şekilde geri almalarına izin vermeyeceğiz. Bir daha ifade edeyim, 2023 güzel, huzurlu, demokrasinin geliştiği bir yıl olacak. Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nin hayata geçtiği, herkesin huzur içinde yaşadığı, güzel bir ülke olacak. 2023’de kadın erkek eşitliği olacak. 2023 uyuşturucu baronlarının, çetelerinin Türkiye’den ayrıldığı, huzur dolu bir yıl olacak.”
(Bitti)